3 Aralık 2009 Perşembe

dergiye yazdığım yazı

     benim de yönetiminde yer aldığım kulübümüz bbtk'nın aylık olarak yayınladığı e-dergiye ben de bir yazı hazıradığımı daha önceden söylemiştim.yazım dergide yayınlanmadan blogumda yayınlamak istedim böylece okuyan arkadaşların yorumlarını da alarak yazıyı biraz daha düzenleyebilirim......



Geçtiğimiz cumartesi günü(21.11.2009) IEE(the Enstitute of Electrical and Electrical Engineers) ve Osmangazi &Anadolu üniv. Elektrik Elektronik Mühendisliği Mezunlar Derneği’nin düzenlemiş olduğu “Mezunlar Söyleşisi”ne katıldım.Söyleşiye biri Bilgisayar Mühendisliği 5’i Elektrik Elektrik Elektronik Mühendisliği mezunları olmak üzere toplam 6 mezunumuz katılmıştı(aralarında Anadolu üniv. mezunları da vardı).Bunlardan 3’ü çok yakın zamanda mezun olmuş olanlar diğerleriyse uzun yıllar sektörde tecrübe edinmiş olanlardı.Yazıma mezunlarla ilgili kısa kısa bilgiler vererek devam etmek istiyorum böylece söyleşiye katılamayan arkadaşların da söyleşiyle ilgili fikirleri olmuş olur.


 Cengiz Doğmenç:2008 yılında ESOGÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldu.Şuan Turkcell Teknoloji’de Product Development & Support departmanında çalışmaktadır.

 Güray Günay:2008 yılında Anadolu üniv. Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldu.Şuan Savronik’de proje mühendisi olarak çalışmaktadır.

 Ömür Yıldız:1999 yılında Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldu.Şuan Savronik’de grup lideri aynı zamanda Teknokent Yazılım Kule’deki Savronik Teknoloji Araştıma Birimi’nin yöneticisi durumundadır.

 Özer Çelik:2007 yılında ESOGÜ Bilgisayar Mühendisliği ve çift anadal programıyla Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun olmuştur.Ayrıca ESOGÜ Bidb Web-Yazılım grubu dahilinde çalışmakta ve BÖTE bölümünde internet tabanlı programlama ve veri tabanı dersleri vermektedir.

 Umut künkçü:1990 yılında Anadolu Üniversitesi (o zamanlar Osmangazi ve Anadolu Üüniversitesi ayrılmamıştı)Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldu.Şuan Havelsan’ da yazılım mühendisi olarak çalışmaktadır.

 Şükran Künkçü:1992 yılında Anadolu Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldu.Şuan Havelsan’da yazılım mühendisi olarak çalışmaktadır.

Söyleşi okulumuzun şen kahkahaları ile tanınan ve katılan bütün konuşmacılara hocalık yapmış Doc.Dr. Osman Parlaktuna’nın moderatolüğünde soru cevap ve arasıra salondakilerin de söz alması ve soru sorması şeklinde gerçekleşti.Senin okulundan veya bölümünden mezun olmuş insanların çok iyi yerlerde olduğunu görmek ve bir gün senin de onlar gibi iyi işler başarabileceğini hissetmek söyleşinin genelinde salondekilerin hissettiği duygulardı.Onları herkes mest olmuş bir şekilde içinden kaba tabirle “way be” diyerek can kulağıyla dinliyordu.

İlk soru okulda öğrenilen bilgilerin,alınan derslerin iş hayatında kullanılıp kullanılmadığı ile ilgiliydi.Konuşmacıların büyük çoğuluğu okulda görülen derslerin aslında öğrencilerin düşündüğü gibi gereksiz olmadığı konusunda hemfikirdi.Onlara göre okulda alınan eğitim formasyondur ve okulda aldığımız dersler sayesinde mühendislik bakış açısını kazanırız tabi okulda aldığın eğitimle birebir uyuşmayan bir alanda çalışmıyor olabilirsin,tıpkı konuşmacılardan Umut-Şükran Künkçü çiftinin Elektrik Elektronik Mühendisliği’ni bitirmesine karşın kendilerini yazılımda geliştirmeleri ve Havelsan’da yazılım uzmanı olarak çalışmaları gibi.Yazılım Uzmanlığı demişken aklıma konuşmacıların bizlerin kendimizi yazılım alanında geliştirmemizin çok faydalı olacağını söyledikleri ve gelişen teknolojide “Nanoteknoloji”nin de kendine yer bulduğu ve o konuda da gelişmeleri takip etmemiz gerektiğini vurguladıkları geldi.Konuşmacılarla ilgili olarak dikkatimi çeken şeylerden bir tanesi de birçoğunun yüksek lisans ve doktora eğitimlerini tamamlamış olmaları ya da eğitimlerinin herhangi bir zamanında veya sonrasında yurtdışında bulunmalarıdır.Burdan bu tür eğitimlerin faydalı olabileceği sonucuna varabiliriz.

Konuşmacılara yöneltilen sorulardan bir tanesi de teknik seçmeli derslerin önemi ve bunları seçersen dikkat edilmesi gereken şeyler idi.Konuşmacılar teknik seçmelileri kendi ilgi alanlarımıza ve iş hayatında çalışmak istediğimiz alanlara göre seçmenin daha faydalı olabileceğini söylediler.Teknik seçmeli derslerin bölümde uzmanlaşma alanında çok önemli olduğunu vurguladılar.

Konuşmacılara öğrenci arkadaşlarımız tarafından yöneltilen sorulardan bir tanesi mühendislik eğitimde yabancı dilin gerekli olup olmadığı ile ilgiliydi. Sanıyorum soran arkadaşımız eğitim dilinin ingilizce olmasından dertli olan bir arkadaş.Eğitim dilimiz ing ama derste ing konuşulup konuşulmaması hocaların insiyatifine kalıyor kimisi tek kelime Türkçe konuşmazken kimisi Türkçe anlattığını zannetmesine rağmen konuştuğu kelimelerin en az %30 ing olarak dersi anlatır.Aslında kaçış yok ing.den çünkü bölümlerin temelinde ing var.Konuşmacıların büyük çoğuluğu eğitim dilinin Türkçe olması gerktiği fakat ing.den kaçış olmadığı ve nerde olursak olalım mutlaka karşımza çıkacağı,derslerin de ing destekli işlenebileceği konusunda hemfikirdi.Ömür Bey de eğitim dilinin ing olmasından muzdaripmiş o zamanlar ve yıllar sonra Elektrik Elektronik Bölüm başkanı Hasan Hüseyin Erkaya’ya bir itirafta bulundu.”Hocam itiraf ediyorum o zamanlar sizin yaptığınız esprilere hiç anlamadan,sadece herkes gülüyor diye gülüyordum” dedi,tabi salon koptu kahkaha tufanıBölüme ilk başladığımız dönem biz de hocaları anlamakta zorlanıyorduk,çünkü terimsel kelimeleri bilmiyorduk ama zaman ilerledikçe aşinalık oldu ve derslerin ing olması çok da fark etmedi ama bazen de öyle zamanlar oluyor ki hocanın neyden bahsettiğini dahi anlayamıyorsun.Gerçi hocalarımızın büyük çoğunluğu da bu konuda anlayışlı, anlamadığımız yerlerde Türkçe’ye dönüyorlar.

Arkadaşlarımızdan gelen diğer bir soru sonucunda da üniv. etiketinin olması meselesi ODTÜ OGÜ farkı gibi konusu tartışıldı.Anladığım kadarıyla arkadaşlarımızım bir kısmı daha çok popüler olan (diyeyim) bu türden üniv.ler için ağırlıkları karşısında baya içerlenmişler.İmkanlarının ya da şartlarının bizden daha iyi olduğu tartışılmayacak bir şey tabiki bir iş başvurusunda Cengiz Bey’in de dediği gibi onların daha önde olduğu kesin.Ama bu bizim içini doldurduğumuz diğer yetilerimiz sayesinde bu açığı kapatamayacağımız anlamına gelmez.Her şey bir yana söyleşi sırasında karşımızda o kadar iyi yerlerde olan insan varken bunu tartışmak anlamsız geliyor.Sanıyorum Hasan Hocan söylediklerinde haklıydı “O üniversitelerin iyi yerlerde olması tarihsel geçmişleriyle de alakalı ,neden bir gün ESOGÜ de çok iyi yerlere gelmesin ki.”Hasan Hocama katılıyorum bu biraz da bizlere bağlı öyle zannediyorum ki eskiden Osmangazi üniversitesi denince nerde olduğu dahi bilinmiyordu(hala da olabilir) ama şuan yaptıklarıyla daha iyi bir yerde diye düşünüyorum.Bunu kendi kulübümüz olan BBTK üzerinden örneklendirmek istiyorum kulübümüz çeşitli yeniliklere imza atmıştır(Türkiye’de her yıl düzenlenen ve bütün Bilgisayar Mühendislerini bir araya getiren BİLMÖK’ü başlatmıştır bunda da konuşmacılardan Özer Çelik’in çok büyük katkısı olmuştur) ve mümkün olduğunca bilişimle ilgili seminerleri takip etmeye çalışmaktadır.Geçen sene biz Bilişim Günleri’ni düzenleyecek iken bunu duyan şirketler bizden oturum almak için bize ulaşmaya çalıştılar bu da Osmangazi’nin nerde olduğunu bilmemekten hangi noktaya geldiğinin kanıtıdır.Aynı şekilde okulumuz kulüplerinden IEE’nin de çok başarılı çalışmaları ve bu anlamda önemli katkıları olmuştur.

Kulüplerden bahsetmişken konuşmacılardan özellikle genç mezunlar Özer Çelik ve Cengiz Doğmeç kulüplerin, kişilerin kendilerini geliştirmelerinde ve aktif katılımla networklerini genişletmenin önemi üzerinde durdular.Kendileri kulüp yöneticiliği yapmış ve bundaki kazanımlarından bahsettiler.Cengiz Doğmenç’in yurtdışında projelerini sunmak ve koordinetörlük yapması IEE kulübü desteğiyle gerçekleştirmiştir ve kulüp etkinlikleri sayesinde TURKCELL’de part time çalışabilme ve devamında Turkcell Teknoloji’de Product Development & Support departmanında çalışma şansına sahip olabilmiştir.Aynı şekilde Özer Çelik de kulüpte yaptığı başarılı çalışmalar sonucunda sahip olduğu kazanımları bizlerle paylaştı.

Son olarak yazıma mezunların kendilerinden sonraki mezunlar için “pozitif ayrımcılık” yaptıklarını ve kendilerinin başarılarından sonra şirketlerinde Osmangazili mezunların sayısında çok fazla artış sağladıklarını söyleyerek söyleşiyle ilgili anekdotlarıma son veriyorum.

IEE ekibini bu başarılı çalışmalarından dolayı şahsım ve söyleşiye katılan diğer arkadaşlarım adına teşekkür ve tebrik ediyorum. Bir de eleştiride bulunmak istiyorum Bilgisayar Mühendisliği Bölümünü de biraz daha işin içene katsalar daha iyi olabilirdi çünkü bizim bölümden de söyleşiye katılan çok fazla arkadaş vardı,bu da Bilgisayar Mühendisliği mezunlarından daha fazla kişiyi çağırarak ya da Bilgisayar Mühendisliği bölüm başkanının katılımını da sağlayarak yapılabilirdi diye düşünüyorum.

DERYA GÜNDÜZ

BİL. MÜH. 2. SINIF






Hiç yorum yok:

 
Facebook

Bizi takip edin!

ESOGÜ Bilişim GünleriESOGÜ Bilişim Günleri